Diyaliz Nedir? Diyaliz Nasıl Yapılır?
Böbrek yetmezliği olan kişiler vücutlarında istemsizce biriken idrar ve kanı temizleyemezler. Bunun için mutlaka böbrek yetmezliği yaşayan kişilerin diyalize girmesi gerekir. Diyaliz sistemi, hastalık nedeniyle kişinin vücudunda oluşan zararlı madde ve idrarın dışarı atılmasını sağlar.
Günümüzde böbrek rahatsızlığı yaşayan kişilerin sayısı da her geçen gün artıyor. Böbrek yetmezliği durumunda ise hastaların diyalize girmesi gerekebilir.
Böbrek yetmezliği hastalığına sahip olan kişiler doğal yollar ile idrarlarını atamadıkları gibi kan temizleme işlevini de gerçekleştiremezler. Bu yüzden vücuttan idrarın atılması ve kan temizleme işleminin yapılması için makineye ihtiyaç vardır.
Diyaliz nedir? Periton diyaliz ve Hemodiyaliz
Böbreklerin ana işlevi idrar meydana getirmektir. Şayet böbrekler işlevlerinin %80 – 90’ını kaybetmişse bu durumdaki kişilerin diyaliz tedavisine başlamaları gerekmektedir.
Tarsus'ta Özel Güven Diyaliz Merkezi olarak hastalarımızın diyaliz tedavilerinde ve iyileşme süreçlerinde katkı sağlamaktan dolayı mutluluk duymaktayız.
Diyaliz ne işe yarar?
Her insanda iki böbrek bulunur ve böbrekler belimizin arkasında bel omurlarının her iki yanında yer alır. Ortalama olarak boyu 12 cm, genişliği 6 cm, kalınlığı 3 cm ve ağırlığı da yaklaşık 150 gram kadardır. Ana görevi idrar üretmek olan böbrek, kalp tarafından pompalanan kanı alıp glomerüllerden geçirmekte ve idrar üretmektedir. İdrar üretimi sayesinde, böbrekler alınan besinlerin sindirilmesi aşamasında ortaya çıkan zehirli atıkların ve fazla suyun vücuttan atılmasını sağlamaktadır.
Böbrekler, renin hormonu vasıtasıyla kan basıncının kontrolünü sağlamada, eritoprotein hormonu vasıtasıyla kan hücrelerinin üretimini gerçekleştirmede ve kalsiyum fosfor dengesini sağlayarak kemik metabolizmasında etki göstermektedir. Fonksiyonlarını %80 – 90 oranında kaybetmiş olan böreklerde diyalizgerekmektedir. Diyaliz, hemodiyaliz ve periton diyaliz olmak üzere iki şekilde uygulanmaktadır.
Hemodiyaliz nedir?
Kanın vücudun dışında bir cihaz yardımıyla temizlenerek vücuda yeniden verilmesi işlemi hemodiyaliz olarak adlandırılmaktadır. Hastanın durumuna bağlı olarak haftada 2-3 defa uygulanabilmektedir. Seansların her biri 4-5 saat kadar sürebilmektedir. Hemodiyaliz için, fistül ameliyatı adında ufak bir cerrahi gereklidir. Bu cerrahi ile hemodiyaliz işlemi hızlandırılmakta ve kolaylaştırılmaktadır.
Hemodiyaliz avantajları nelerdir?
Vücuttaki atıklar hızla ve başarılı bir şekilde dışarı atılmaktadır. Uzman doktor ve hemşirelerce uygulanır. Başka hastalıklarla ilişki kurulmasını sağlamaktadır. Her gün uygulanmaz. Haftada 2-3 kez gerçekleştirilir.
Hemodiyaliz dezavantajları nelerdir?
Seanslar arası fiziksel düşüş ve yükselme.
Hastalarda diyaliz sonrası iyi hissetme olmakta, ancak sonraki seansa kadar kötüleşme yaşanması.
Tedavide iğnelerin kullanılması.
Bazı sıvı ve besinlerin alımının kısıtlanması gerekli olabilir.
Küçük de olsa ameliyat gerektirir.
Tedavi esnasında ani tansiyon değişimleri olabilir.
Periton Diyaliz Nedir?
Bu yöntem, hastanın karın boşluğuna özel bir solüsyon verilerek, karın içi zar kullanılarak kanın atık maddelerden arındırılarak sıvı dengesinin sağlanmasıdır.
Uygulamada öncelikli olarak, ufak bir cerrahi işlemle karın boşluğuna ince plastik bir kateter yerleştirilmektedir. Hastanın durumuyla bağıntılı olarak karın boşluğuna 1,5 – 2 litre kadar periton diyaliz solüsyonu aktarılır. Bu şekilde diyaliz başlatılmış olur. Solüsyon karın boşluğunda 4-6 saat kadar kalır ve sonrasında değiştirilmesi gerekir. Bu süreçte solüsyona geçmiş olan atık maddeler ve kirli su dışarı çıkarılır. Bunu yapmak için kateter kullanılır. Peşinden yeni solüsyon karın boşluğuna verilir. Periton diyaliz, bazı uzmanlarca sağlıklı böbreklerin gerçekleştirdiği fonksiyonlara en yakın diyaliz yöntemi şeklinde değerlendirilmektedir. Torba değişimi gün içinde hastanın kendisi tarafından 4-5 kez yapılabilir. Bu tür periton diyalizi “Sürekli Ayaktan Periton Diyalizi” ( SAPD ) olarak adlandırılmaktadır. SAPD uygulanırken temizlik konusu önemlidir. Yoksa enfeksiyon kapma olasılığı meydana gelir ki, bu kişide hoş olmayan komplikasyonlara yol açabilmektedir.
SAPD avantajları nelerdir?
Hemodiyalize oranla çok daha iyi bir kan basıncı kontrolü sağlar.
Çok daha etkin bir sıvı kontrolü sağlar.
Diyet kısıtlaması en az düzeyde olmaktadır.
Özellikle çocuklar ve yaşlılarda en çok tercih edilen yöntemdir.
Kanın pıhtılaşmasını önlemek için heparin uygulanmasını gerektirmez.
Hastanın kendisi tarafından gerçekleştirilen bir tedavidir ve hasta daha iyi hisseder.
Hastaların basit bir eğitimler yapabileceği bir tedavi yöntemidir.
Diyaliz merkezlerine olan bağımlılığı ortadan kaldırmaktadır.
SAPD dezavantajları nelerdir?
Enfeksiyon riski bulunmaktadır.
Kateter kaynaklı enfeksiyonlar görülebilir.
Karın içi zarı iltihabı gelişebilir.
Her gün 3-5 kez uygulanması gerekir.
Protein kaybına neden olabilmektedir.
Ufak ta olsa bir cerrahi operasyon gerektirmektedir.
Özel Tarsus Güven Diyaliz Merkezi diyaliz ve hemodiyaliz hastalarımıza konforlu ve rahat bir ortamda tedavi hizmeti vermektedir.
Özel Tarsus Güven Diyaliz Merkezi Olarak Tüm Hastalarımıza Acil Şifalar Dileriz.